1 Nisan 2010 Perşembe

19.19s... 19.19s... 19.19s...

İlk Yayınlanma Tarihi: 21 Ağustos 2009


Hayal mi, rüya mı, biri bizi çimdiklesin!

İki sene öncesine kadar 19.32 lik Michael Johnson'a ait 200m dünya rekoruna birileri bırakın kırmayı yaklaşacak desek inanmazdık. Çünkü 20 saniyenin altında koşabilen çok az atlet vardı. Ama Usain Bolt adındaki, alışılagelmiş sprinter kalıplarının çok ötesinde, uzun atlet kısa mesafe (sprint) koşularının tarihini değiştirdi. Önce 2008 Pekin Olimpiyatları'nda 9.69 100m ve 19.30' luk müthiş 200m rekorlarıyla; şimdi de Berlin 2009 Dünya Atletizm Şampiyonası'nda 9.58'lik rüya gibi 100m ve 19.19'luk inanılması zor 200m rekorlarıyla.



Yarışla ilgili Almanlar eminim ki önümüzdeki günlerde çok doyurucu istatistikler yayınlayacaklar ve atletizm yorumcuları da bu bilimsel verileri kullanarak çok güzel yazılar yazacaklar. Kimisi koşu boyunca attığı adımları sayıp ortalama bir adımının kaç metre geldiğini hesaplayacak, kimisi takozlardan çıkarkenki reaksiyon zamanını tartışacak, kimisi saatteki hızını km cinsinden hesaplayıp bilinen şehirlerarası bir mesafeyi kaç saatte gidebileceğinden dem vuracak, kimisi de 60.000$ şampiyona birinciliği ödülü ve 100.000$'lık rekor başına verilen ödülü toplayıp yarışma mesafesine bölüp Bolt'un adım başına veya koştuğu saniye başına ne kadar para kazanacağı konusunda gevezelik edecek. Ama şimdi biraz duralım ve bu insanlığı yücelten rekorların tadını çıkartalım.

Şimdi herkes, iki sene öncesine kadar hayal etmeye çekindiğimiz rekorların Bolt tarafından her seferinde daha inanılmaz derecelerle kırılmasını bekleyecek. Bu atletizm tarihinde çığır açan anlara tanıklık edebildiğim için kendimi ne kadar şanslı hissediyorum. Yıllarca 100m rekorunun 9.91 den 9.83 e, oradan 9.79 a salise salise kırılmasını büyük bir coşkuyla karşılarken şimdi 9.71 koşan bir sprinter yarışmada ancak ikinci olabiliyor. Ne müthiş!...

Usain Bolt'un insanları kendisine bağımlı eden bir başka özelliğine dikkat çekmek istiyorum şimdi de. Berlin Dünya Şampiyonası'nda Bolt'un ne kadar insancıl ve sempatik birisi olduğuna birkez daha şahit olduk. Kendine çok güvenen, kendisinin 1 numara olduğunu kameralara dile getiren Bolt rakipleriyle öyle güzel şakalaşıyordu ki. Bolt'u kah ısınma sahasında yalandan ağır çekim koşuyormuşcasına kameralara poz verirken, kah en yakın rakibi Spearmon'a hayali bir yumruk atıyormuş gibi oyun yaparken yakaladık. Dünya rekoru tabelası önünde rekoru eliyle işaret ederkenki klasik pozlarını, kendisine özel, gökyüzünü işaret eden hareketini çekmek isteyen foto muhabirlerini kırmayarak defalarca aynı pozu vermesini, kendisiyle röportaj yapmak isteyen basın mensuplarını kırmayarak hepsine olumlu yaklaşıp röportaj vermesini, ellerini sıkmasını çok güzel duygularla izledik.

Üzerine kendi eliyle çizdiği "ich bin ein Berlino" (ben de bir Berlino'yum) yazısıyla tarihe bir gönderme yaptı. Amerikan başkanı Kennedy Almanya henüz birleşmemişken Batı Almanya'ya gelmiş ve "ich bin ein Berliner" (Ben de bir Berlin'liyim) demişti. Usain Bolt, aynı sözü Atletizm Şampiyonası'nın sevimli maskotu Berlino için uyarladı. Berlin seyircisine yaptığı bu jest ile de hem gönüllere taht kurdu, hem de tarih bilgisi ve zekasıyla da çok yönlü bir insan olduğunu gösterdi.

Bu sempatik, güçlü, rekortmen ve daha çok genç sprinteri daha uzun yıllar boyu izlemek ve yeni dünya rekorlarına şahit olmak istiyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder